Başbakan Erdoğan'a çağrı: "Kandil'e gidelim, Mekap'ların bizden"
HDP Şırnak Milletvekilleri Faysal Sarıyıldız, Selma Irmak, Van Milletvekili Kemal Aktaş, Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım ile Şanlıurfa Milletvekili İbrahim Ayhan, hasta tutuklularla ilgili Meclis'te ortak basın açıklaması yaptı.
Açıklamayı okuyan Sarıyıldız, durumları her geçen gün kritik bir safhaya ulaşan 236'sı ağır 642 hasta tutuklu ve hükümlü konusunda hükümetin "adeta kış uykusuna yattığını" öne sürdü.
Cezaevlerinde hasta tutuklulara karşı "işkence suçu işlendiğini" savunan Sarıyıldız, "Hükümet eğer hasta tutsaklara zulüm etmekten zevk alıyorsa bunun adı siyasi sadistliktir. Hükümeti, hasta bedenler üzerinden intikam alma politikasından vazgeçmeye çağırıyoruz" diye konuştu.
Hasta tutukluların serbest bırakılmasını isteyen Sarıyıldız, "Vicdanlara sesleniyoruz: Bedenleri cezaevlerinde eriyen hasta tutsakları ölümü, insanlığın ölümüdür" dedi.
Hiçbir çocuğun, insanın dağda, buradaki koşullardan farklı yaşamasını, ailesinden kopmasını arzulamadıklarını belirten Aktaş, "Ancak ortada da bir realite var. PKK'nın yaptığı açıklamalar var. Tek yönlü değerlendirirsek doğru olmaz. Şu anda BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ailelerle görüşmeler yapıyor, aileler boş bırakılmış, tek başına bırakılmış değil. Sorundur, ilgilenilecek ama bu sorunu biraz bütünlüklü olarak ele almazsak, palyatif olarak ele alırsak çözümcü bir yaklaşım olmaz" ifadelerini kullandı.
"Mekap'lar da bizden"
HDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak da aynı konuya ilişkin şunları söyledi:
"Çocuklar elbette bir yaz kampına gitmiyor, bir savaş alanı ve savaş alanı çocuklar göre değildir. Bunu en çok söyleyen, talep eden, bunu siyasetini yürüten ve bu konuda en çok acı çeken biziz, Kürt çocukları. O çocukların gitmesi en çok bizi etkiliyor. Başbakan 'HDP ve BDP gitsin çocukları alsın, adresi biliyorlar' diyor. AKP bizden daha iyi biliyor o adresleri, biliyor nerede olduklarını. Tamam, BDP, HDP ve AKP, hodri meydan beraber gidelim. Gidelim sadece o çocukları değil dağdaki bütün çocukları getirelim. Var mısınız? B ve C planı ateşe benzin dökmezse bunun altında herkes kalır, bütün bu ülkenin çocukları yanar ve bunun vebalini Başbakan'ın kendisi taşır. Gelin su götürelim ve bu yangını söndürelim. Kandil'e gidelim, Mekap'lar da bizden. Başbakan'ın Mekap'larını da biz alalım. Birlikte gidelim, sadece bu çocukları değil bütün ailelerin, 30 yıldır, 20 yıldır, 15 yıldır çocuklarını göndermiş ailelerin de yüreğine su serpelim. Gelsinler bu çocuklar, insanlar, burada siyaset yapsın. O çocukların anne babaları bizden bunu soruyor; 'Bir demokratik çözüm süreci başlayacaksa başlasın, bitirilsin ve artık çocuklarımız geri dönsün' diyorlar. Müzakere yasasını çıkarın, düzenlemeleri yapın, hukuksal süreci başlatın, hep birlikte gidelim o dağlarda kamp kuralım ve 'bütün çocukları almadan gelmiyoruz' diyelim, var mısınız?"
0 comments:
Yorum Gönder