15 Haziran 2014 Pazar

İs­lam­cı er­kek­ler aşık ola­bi­lir mi?

İs­lam­cı er­kek­ler aşık ola­bi­lir mi?

Tür­ki­ye­’de İs­la­m’­ın pek çok­la­rı için bir din de­ğil sı­nıf me­se­le­si ol­du­ğu­nu Gül­ben Er­ge­n‘­in ye­ni aşk ma­ce­ra­sın­dan an­la­mak müm­kün. Ma­ga­zin ba­sı­nın­dan Er­ge­n‘­in ev­li­lik yo­lun­da ol­du­ğu sev­gi­li­si­ni öğ­re­nin­ce ken­di ken­di­me “Bu Ah­met Ha­kan İs­lam­cı ga­ze­te­ci­le­ri çok fe­na ze­hir­le­mi­ş” di­ye dü­şün­düm. Zi­ra Er­ge­n‘­in müs­tak­bel eşi tam çak­ma Ah­met Ha­kan.

Adı Er­han Çe­lik, bü­yük ih­ti­mal­le ta­nı­mı­yor­su­nuz. Ama kı­sa­ca özet­le­ye­yim: Ah­met Ha­ka­n‘­ın ar­dın­dan Ka­nal 7 ha­ber­le­ri­ni sun­ma­ya baş­la­dı. Ah­met Ha­ka­n‘­ın “İs­ke­le San­ca­k” prog­ra­mı­nı dev­ral­dı. Ah­met Ha­kan gi­bi mer­kez med­ya­ya ge­çiş yap­tı. Ve Ah­met Ha­kan gi­bi ken­di­si­ne ün­lü sev­gi­li bul­du.
De­mek ki İs­lam­cı ga­ze­te­ci­ler bir yan­dan nef­ret edip, ar­ka­sın­dan ‘bi­zi sat­tı­’ di­ye ko­nu­şup, bir yan­dan da iç­ten içe Ah­met Ha­ka­n‘­ı kıs­ka­nıp, onun gi­bi ol­mak is­ti­yor­lar­mış.
90’lı yıl­lar­da Ay­şe Ar­man ilk adı­nı du­yur­ma­ya baş­la­dı­ğın­da da tek özel­li­ği sa­rı­şın olan kız­lar baş­ka ga­ze­te­ler­de bu ro­le so­yun­muş­lar­dı. Bir an­da sa­de­ce saç renk­le­riy­le rö­por­taj­cı ol­muş, seks üze­ri­ne ya­zı­lar yaz­ma­ya baş­la­mış­lar­dı. An­cak hiç­bi­ri­nin söy­le­şi­si ses ge­tir­mi­yor, hiç­bi­ri­nin ya­zı­sı okun­mu­yor­du.

Çün­kü an­la­ma­dık­la­rı bir şey var­dı: Hiç­bi­ri Ay­şe Ar­man gi­bi do­ğuş­tan ga­ze­te­ci de­ğil­di. Da­ha­sı, hiç­bi­rin­de Ar­ma­n‘­ın Al­man gen­le­rin­den ge­len ça­lış­kan­lık yok­tu. Ta­ri­he gö­mül­dü­ler.
Bu­gün İs­lam­cı ga­ze­te­ci­ler de ben­zer bir ya­nıl­sa­ma için­de. Zan­ne­di­yor­lar ki ay­nı yo­lu ta­kip ede­rek Ah­met Ha­kan ol­mak ko­lay. Bak­sa­nı­za ga­ze­te­le­re, on­dan son­ra bir İs­lam­cı ya­zar dev­şir­me mo­da­sı çık­tı ama hiç­bi­ri Ah­met Ha­ka­n‘­ın ye­ri­ni dol­du­ra­ma­dı, hat­ta onu ha­fif­ten sal­la­ya­ma­dı bi­le. Ben­ce bu­nun çok ba­sit iki ne­de­ni var: Ah­met Ha­kan çok oku­yan bi­ri. Ay­rı­ca, yaz­ma­sı­nı bi­li­yor. Bu
ikin­ci­si oku­ya­rak, ça­lı­şa­rak ola­cak gi­bi de­ğil. An­cak bi­rin­de o cev­her var­sa za­man­la üze­rin­de ça­lı­şı­la­rak sa­de­ce da­ha iyi ola­bi­lir, ama sı­fır­dan ka­za­nı­la­maz.
Er­han Çe­li­k‘­in Gül­ben Er­ge­n‘­le iliş­ki­sin­de be­ni er­kek ta­ra­fı­nın ken­di­si­ni gör­dü­ğü yer il­gi­len­di­ri­yor: San­ki ün­lü ka­dın­lar­la aşk ya­şa­yan İs­lam­cı er­kek­ler için di­ni geç­miş sa­de­ce bir çev­re­ye ait ol­mak, bu­nu bir ba­sa­mak tah­ta­sı ola­rak kul­lan­ma amaç­lı bir ak­se­su­ar­mış gi­bi gö­rü­nü­yor uzak­tan. Kı­sa­ca­sı, aşı­rı mu­ha­fa­za­kar­la­rın da or­ta­la­ma Türk er­ke­ğin­den bir far­kı yok­muş san­ki, bu­nu mu an­la­ma­lı­yım? En bü­yük ha­yal­le­ri şöh­ret, pa­ra ve ün­lü ka­dın­lar süs­lü­yor­muş. Ve bel­li bir şöh­ret ve pa­ra­ya ula­şın­ca da ün­lü ka­dın­la­ra ulaş­mak müm­kün­müş.
Gül­ben Er­ge­n‘­le bir İs­lam­cı­nın ev­li­lik yo­lun­da ol­ma­sı da bir ak­se­su­ar­dan öte ola­cak mı, gö­re­ce­ğiz. Sa­hi Ab­dür­rah­man Di­li­pa­k‘­a, Meh­met Şev­ket Ey­gi­‘ye sor­mak is­te­rim: Gül­ben Er­gen İs­lam­cı çev­re­ler için uy­gun bir ge­lin ada­yı mı­dır?
Böy­le bir so­ru­yu Ah­met Ha­ka­n‘­ın aşk ya­şa­dı­ğı her­han­gi bir ka­dın için sor­mak yer­siz oy­sa. Zi­ra Ah­met Ha­kan ilk baş­lar­da ün­lü ka­dın­lar­la aşk ya­şa­ya­rak ufak bir sar­sın­tı ya­rat­sa da za­man­la bu­nun onun ha­ya­tı­nın do­ğal bir par­ça­sı ol­du­ğu an­la­şıl­dı: Onun so­nuç­ta ken­di­si­ni es­ki ma­hal­le­si­ne ka­nıt­la­ma der­di yok­tu. Bü­tün zin­cir­le­rin­den sıy­rı­lıp gel­miş­ti, bir da­ha ge­ri dön­me­mek üze­re. Ün­lü ka­dın­lar da şöh­ret ve pa­ray­la ula­şı­lan bir amaç de­ğil, ye­ni ha­ya­tı­nın do­ğal bir par­ça­sı ha­li­ne dön­dü kı­sa sü­re­de.
Far­kın­da de­ğil mi­si­niz, ne çok İs­lam­cı ya­zar ün­lü (ya da ya­rı ün­lü) ka­dın­la­ra il­gi duy­ma­ya baş­la­dı son yıl­lar­da.
Med­ya me­zar­lı­ğı bir do­lu çak­ma Ay­şe Ar­ma­n‘­la ağ­zı­na ka­dar do­luy­du. AKP dö­ne­mi bi­tin­ce bir de çak­ma Ah­met Ha­ka­n‘­la­ra yer aç­mak zo­run­da ka­la­ca­ğız ga­li­ba.
Gül­ben Er­ge­n‘­in bir şar­kı­sın­da de­di­ği gi­bi: Her­kes ken­di ka­de­ri­ni ya­şar yârim.

MEDYA BU HABERİ ÇALAR
 Cem Uzan, ev­li­lik yo­lun­da

Sop­hi­e La­po­in­te geç­ti­ği­miz gün­ler­de Bur­berr­y‘­den çok ca­zip bir iş tek­li­fi al­dı. Bur­berr­y‘­nin üst dü­zey yö­ne­ti­ci­le­rin­den bi­ri ya­kın za­man­da App­le­‘a trans­fer ol­du ve ye­ri bo­şal­dı.
İş­te La­po­in­te onun ye­ri­ne, bu ka­dar önem­li bir gö­re­ve ge­le­cek­ti. Lon­dra­’ya ta­şın­ma­ya, ka­ri­ye­rin­de çok id­di­alı bir say­fa aç­ma­ya ça­lı­şı­yor­du. Epey za­man­dır BCBG Max Az­ri­a gru­bun­da ça­lı­şı­yor ve Av­ru­pa ma­ğa­za­lar di­rek­tö­rü ola­rak gö­rev ya­pı­yor­du son za­man­lar­da. Ba­şa­rı­lı, zen­gin ve id­di­alı bir iş­ka­dı­nıy­dı. Son de­re­ce de gü­zel­di.
cemuzanicAma aşık ol­du.
Aşık olun­ca bir an­da bü­tün plan­la­rı altüst ol­du. Pa­ri­s’­te kal­ma­ya ka­rar ver­di. Aşık ol­du­ğu adam ona “Git­me, Lon­dra­’ya ta­şın­ma­” de­di. Din­le­di.
Tek­li­fi red­det­ti, Pa­ri­s‘­te kal­dı.
Bur­berr­y‘­nin tek­li­fi­ni ka­bul et­me­me­si­ni bir tür­lü an­la­ya­ma­yan ar­ka­daş­la­rı­na “Ne ya­pa­yım, ni­şan­lım Pa­ri­s’­te ol­ma­mı is­ti­yor, ya­zı da Sa­int Tro­pe­z’­de ge­çi­re­ce­ği­z” di­yor­du. De­mek ki iliş­ki cid­di­ye­te bin­miş­ti…
Türk işa­da­mıy­la aşk, ka­ri­yer hır­sı­nın önü­ne geç­miş­ti.
Ya­kın­dan ta­nı­yan­lar Cem Uza­n‘­ın na­sıl bir ik­na gü­cü ol­du­ğu­nu bi­lir. La­po­in­te bel­ki de bu tek­li­fi ka­bul et­se bir­kaç se­ne için­de mo­da dün­ya­sı­nın en güç­lü CE­O‘­la­rın­dan bi­ri ola­bi­le­cek­ti. Onun ye­ri­ne şim­di Cem Uza­n‘­ın eşi ol­ma yo­lun­da iler­li­yor.
Bu yaz Sa­int Tro­pe­z‘­de Cem Uza­n‘­la kar­şı­la­şır­sa­nız bi­lin ki ya­nın­da (na­zar değ­mez­se) Sop­hi­e La­po­in­te ola­cak.sözcü Oray Eğin

ads

Ditulis Oleh : sabahtan Hari: Pazar, Haziran 15, 2014 Kategori:

0 comments:

Yorum Gönder

 

Blogroll

About